Yıkıcı yenilikler yapmak sadece ‘start-up’ların atabileceği bir adım değil. Büyük ve yerleşik şirketler de pekala devrim niteliğinde yeniliklere imza atabilir, ama nasıl?

Yıkıcı yenilik, birçok kişinin bildiği gibi; mevcut bir ürünü ya da sistemi büyük ölçüde geliştiren veya tamamen değişmesini sağlayan yeniliktir. Büyük şirketlerin bu tür yeniliklere imza atabilmeleri için, ‘girişimci’ gibi düşünmeleri, onların bakış açılarını, değerlerini gözlemlemeleri ve bunlara uyum sağlamaları gerekir. Ancak yıkıcı bir yenilik için yalnızca bu kadarı yeterli değildir. Start-up’lar kolaylıkla inovatif fikirler üretebilir, ancak çoğu zaman büyüme konusunda doğru adımları atamaz. Büyük şirketlerde ise tam tersi bir sorun gözlemlenir. Köklü bir geçmişe ve yüksek hisse değerlerine sahiplerdir, ancak yeni ürün geliştirme, yeni pazar yaratma ve de inovasyonda yeterince başarılı olamazlar. Bu nedenle bir start-up ruhuna ihtiyaçları var. GE Dünya İnovasyon ve Pazarlama Başkanı Beth Comstock’un İTÜ Garaj’ın açılışında söylediği gibi, büyük bir şirket olsanız bile start-up gibi hareket etmeniz gerekiyor.

İnovasyonda Çalışan Faktörü

Büyük şirketlerin girişimci şirketler gibi inovatif düşünebilmesi büyük ölçüde çalışanlara bağlıdır. Start-up çalışanları yerleşik bir disiplinin çalışanlarına göre daha farklı bir psikolojiye ve motivasyona sahiplerdir. Bir girişime katılmak ya da bir girişim başlatmak inanç odaklı bir eylemdir. Bir fikrin, sürekli bir ticari başarı elde edeceğine olan inanç… Büyük şirketlerin çalışanları ise genel olarak bir inanç odaklı değil, kariyer odaklıdırlar. Mevcut işlerini korumak için çalışırlar. Bu nedenle start-up gibi inovasyon yapmak isteyen büyük şirketlerin, bu konuda yaratıcı bir ekibe ihtiyacı vardır. Bu ekibi içerden ve dışardan çalışan desteği alarak kurabilir.

Örneğin, hızlı büyümenin, şirketin başarısını en üst seviyeye taşıyan inovasyon duygusunu azalttığından endişe eden GE Capital CEO'su Gary Wendt, “start-up ​​ruhu” nu geri almak için yöneticilere şöyle bir teklif sunmuştu: Bir fikri yeni bir işe dönüştürebilen herhangi bir yöneticiye bir milyon dolar ödül vereceğim. İki düzineden fazla yöneticinin bulunduğu şirkette, bu teklifi değerlendirmek isteyen bir ya da iki kişiden fazlası yoktu. Çoğu yönetici, kurulu işlerine devam ederek daha başarılı olabileceğini düşünüyor.

Peki, start-up gibi inovasyon yapmak isteyen büyük şirketler neler yapmalı?

1.Bir start-up grubu kurun.

Büyük şirketlerin ‘start-up ruhu’ için atması gereken ilk adım, bir start-up grubu kurmak ve bu grubu finanse etmek için belirli bir bütçe ayırmaktır. Bu grupta yer alması için hem dışarıdan hem de şirket içinden uygun bakış açısına ve enerjiye sahip kişileri bu gruba dâhil edin. Üniversitelerin teknoloji ofislerinde de bu gruba dâhil olabilecek kişilere ulaşabilirsiniz.

2.İyi fikirler için ödül koyun.

Büyük şirketlerde çalışanları heyecanlandırarak inovasyona dâhil etmenin en iyi yollarından biri de ödül koymaktır. Tıpkı Gary Wendt’in yaptığı gibi. Bir start-up ekibiniz olsun ya da olmasın, çalışanlarınızdan kendi gruplarını kurarak inovatif fikirler üretmelerini isteyebilir, bunun için cazip bir ödül belirleyebilirsiniz. Ödüller, yerleşik disiplin altındaki kişilerin kısa süreli de olsa heyecanlanmasına ve girişimci ruhuyla çalışmasına olanak sağlayacaktır.

3.İnovasyon yarışmalarına sponsor olun.

İç ve dış girişimcileri çekmenizin en iyi yollarından biri de inovasyon yarışmalarına sponsor olmaktır. Yarışmaları takip ederek start-up fikirlerini takip edebilir, bu kişileri şirketinizle ortak çalışmaya ikna edebilir, şirket çalışanlarınızın da inovasyona yakın durmalarını sağlayabilirsiniz.

Sizlerin de bildiği bir gerçek var ki, büyük şirketler start-up’larla aynı ruha sahip değil ve muhtemelen asla onların enerjisine erişemeyecekler. Ancak bu onlar kadar hızlı hareket edemeyecekleri ve yenilikçi olamayacakları anlamına gelmiyor.

Sadece bunu farklı şekilde yapmak zorundalar…